Söyleyenden Dinleyen Arif Gerek
- By : Acil Çözüm
- Category : ATA SÖZÜ

Makbul İbrahim Paşa, küçük yaşta esir alınıp saraya getirilmişti. Sarayda yetişti. Kanuni küçük yaştayken ona arkadaşlık yaptı. Üstün zekâsı ve hoşsohbet tavrıyla hem sevildi hem de sarayda hızla yükseldi. Kanuni, İbrahim Paşa’yı o kadar seviyordu ki, onu sadrazamı olarak görmek istiyordu.
Ama bunu, halen sadrazamı olan ve çok sevdiği Piri Mehmet Paşa’ya açıkça söyleyemiyordu. Bir gün sohbet ederlerken, “Lala,” dedi, “hizmetinden çok memnun olduğumuz, bağlılığından hiç kuşku duymadığımız… bize çok yakın… çok sevdiğimiz bir dostumuz var…” Sadrazam Piri Mehmet Paşa, Sultan’ın kimden söz ettiğini hemen anladı. Kanuni, konuşmasın sürdürerek, “Halen çok yakınımızda, yüksek bir görevde çok başarılı çalışmalar yapan bu zatı, daha yüksek bir göreve çıkarmak isteriz… Lâkin bilmem ki hangi makama çıkarsak? Ne dersin lala?” Piri Mehmet Paşa, Kanuni’nin ne demek istediğini anlamıştı. Hiç duraksamadan cevap verdi:”Böyle değerli, çalışkan, becerikli ve hünkârımıza bu kadar yakın bir zata, ancak bendenizin makamını uygun görmek gerekir sultanım!” Bir türlü söyleyemediği şeyi, sadrazamdan duyunca çok sevinen ve şaşıran Kanuni, “Lala, benim muradım da buydu; nerden bildin?” diye sordu. Sultanın önünde saygıyla eğilen Piri Mehmet Paşa, “Hünkârım,” dedi, “yerine göre… Söyleyenden, dinleyen arif gerek!”