Kazan Taşınca Kepçeye Paha Olmaz

ATA SÖZÜ

Bir aşçı, düğüne çağrılır yemekleri yapmak üzere. Kazanları, tencereleri bir eşeğe yükleyip çırağıyla birlikte düğün evine gider. Ateşi yakıp başlar yemekleri yapmaya. Yemekler pişerken, zamandan kazanmak için tatlıları aradan çıkarmayı düşünür. Sütlü helva yapmak üzere sütü kazana koyar. Az sonra süt kabarmaya başlayınca, kabarmayı durdurmak için kepçeye sarılmak ister aşçı… Çırak, anlar onun ne aradığını; getirdiği malzemeleri karıştırır hemen. Gel gör ki, kepçe yoktur malzemelerin arasında. “Usta, kepçeyi unutmuşum,” der, korka çekine. Aşçı kıpkırmızı kesilir öfkesinden; yine de tutar kendini. “Koş, o zaman… Karşıdaki dükkândan bir kepçe al gel,” der. Çırak koşarak gider. Biraz sonra geldiğinde eli boştur. Aşçı, “Hani kepçe nerede?” diye sorunca, çırak, “Usta, bir kepçeye beş yüz kuruş istediler… Çok pahalı, almadım,” der. Taşmak üzere olan süt kazanına bakan aşçı, sesini yükselterek, “Oğlum, çabuk al getir, şu kepçeyi,” diye bağırır. “Kazan taşınca kepçeye paha olmaz!”

ATA SÖZÜ
Zurnada Peşrev Olmaz Ne Çıkarsa Bahtına

Kendini beğenmiş bir İstanbullu, Edirne’ de bir düğüne davet edilir. Düğün yemeğinden sonra hep birlikte bahçeye çıkılır. Oyun havaları eşliğinde bir süre eğlenildikten sonra, sıra istek parçalarına gelir. Onun konuk olduğunu bilen zurnacı yaklaşıp, “Çalmamızı arzu ettiğiniz herhangi bir parça var mı?” diye sorar. Zurnacıya küçümseyerek bakan İstanbullu, “Kala kala …

ATA SÖZÜ
Zorla Güzellik Olmaz

Poyraz ile Güneş, bir gün sıkı bir iddiaya girmişler. Poyraz, “Ben insanlara istediğimi yaptırırım,” demiş. “Hayır,” demiş Güneş, “asıl ben istediğimi yaptırırım.” O sırada, tarlasında çalışan bir adam görmüşler. Poyraz, “Var mısın” demiş Güneş’e, “adama üstündeki giysileri sen mi çıkartacaksın, ben mi? “Varım,” demiş Güneş, “Hadi, sen başla önce… Adama …

ATA SÖZÜ
Yerin Kulağı Var

Eskiden, çok eskiden Ege Bölgesi’nde Frigyalılar hüküm sürerken bugünkü Dinar kasabasında bir çocuk dünyaya gelir. Marsiyas adı verilen çocuk, küçük yaşta müziğe merak sarar. Frig havaları besteler, yurdunun doğa tanrısı Pan’a ilahiler yazar. Kamışa yedi delik açarak, bugün çaldığımız flüt, ney ve kavalın ilk örneğini icat eder. İcat etmekle kalmaz; …