ATA SÖZÜ

Etli bir kemik parçası gören köpek, kaptığı gibi kemiği, derenin öbür tarafında bulunan yavrusuna doğru koşmaya başlar.
Geçmek için dereyi tam adımını atmışken, bir de ne görsün? Suyun yüzünde, ağzında kemikle bir köpek daha durmuyor mu?

O heyecan içinde, suyun yüzünde görünen köpeğin kendisi olduğunu fark etmez hiç. “Dur, şunun ağzındaki kemiği de kapayım da tam ziyafet olsun,” diye düşünüp, atlar kendi yansımasının üstüne…

Atlamasıyla birlikte su bulanır, suyun yüzeyinde görünen köpek de kaybolur, kemik de… İkincisini kapayım derken, ağzındaki kemiği de suya düşürdüğünü anlayan köpek neye uğradığını şaşırır…

Suyun içinde oradan oraya zıplayarak hiç değilse ağzından düşürdüğü kemiği bulmaya çalışır. Oradan geçmekte olan yaşlı bir köpek görür onu. “Ne var, niye zıplayıp duruyorsun öyle?” diye sorar. Kemiğini kaybeden köpek öfke ve üzüntü içinde anlatır her şeyi. Onu dinleyen yaşlı köpek, kuyruğunu iki yana sallar: “Ah kardeş, ah!” der, “kimse sana az tamahın çok zarar getirdiğini söylemedi mi hiç?”

ATA SÖZÜ
Zurnada Peşrev Olmaz Ne Çıkarsa Bahtına

Kendini beğenmiş bir İstanbullu, Edirne’ de bir düğüne davet edilir. Düğün yemeğinden sonra hep birlikte bahçeye çıkılır. Oyun havaları eşliğinde bir süre eğlenildikten sonra, sıra istek parçalarına gelir. Onun konuk olduğunu bilen zurnacı yaklaşıp, “Çalmamızı arzu ettiğiniz herhangi bir parça var mı?” diye sorar. Zurnacıya küçümseyerek bakan İstanbullu, “Kala kala …

ATA SÖZÜ
Zorla Güzellik Olmaz

Poyraz ile Güneş, bir gün sıkı bir iddiaya girmişler. Poyraz, “Ben insanlara istediğimi yaptırırım,” demiş. “Hayır,” demiş Güneş, “asıl ben istediğimi yaptırırım.” O sırada, tarlasında çalışan bir adam görmüşler. Poyraz, “Var mısın” demiş Güneş’e, “adama üstündeki giysileri sen mi çıkartacaksın, ben mi? “Varım,” demiş Güneş, “Hadi, sen başla önce… Adama …

ATA SÖZÜ
Yerin Kulağı Var

Eskiden, çok eskiden Ege Bölgesi’nde Frigyalılar hüküm sürerken bugünkü Dinar kasabasında bir çocuk dünyaya gelir. Marsiyas adı verilen çocuk, küçük yaşta müziğe merak sarar. Frig havaları besteler, yurdunun doğa tanrısı Pan’a ilahiler yazar. Kamışa yedi delik açarak, bugün çaldığımız flüt, ney ve kavalın ilk örneğini icat eder. İcat etmekle kalmaz; …