Anne Baba Davranışları
- By : Acil Çözüm
- Category : Çocuk eğitim
Çocuğun kendi kendini yöneten, yüksek benlik saygısına sahip,
doyumlu bir birey olarak gelişmesi, büyük ölçüde ona sağlanan
fırsatlara ve anne-babanın yaklaşımına bağlıdır.
Anne-baba yaklaşımlarını, “denetleyici”, “destekleyici” ve
“pasif” olmak üzere üç grupta incelemek mümkündür.
I) Denetleyici yaklaşım:
Denetleyici yaklaşım içinde olan anne-baba davranışlarının ortak
özelliği, çocuğun tutum ve davranışlarını değiştirme amacını
taşımalarıdır.
Denetleyici yaklaşım; tehdit etmek ya da fiziki şiddet göstermek
şeklinde olabildiği gibi, sevgiyi esirgemek, küsüp iletişimi
kesmek ya da aşağılayıcı karşılaştırmalar yapmak şeklinde de
olabilir.
Her iki denetleme boyutunda da çocuk, hangi davranışın
hangi tepkiyi alacağı hakkında bir fikre sahip değildir. Dolayısıyla
kaygılı bir belirsizlik içinde aşırı isyankâr veya aşırı boyun eğici
olması mümkündür. Saldırgan anne-baba sözlü olsun, fiziksel olsun,
çocuğa hücum eder, ona sürekli kızar. Ama anne-babanın
öfkesi, her zaman çocuğun davranışına bağlı olmayabilir. Bazen
iş yaşamı, bazen de evlilik ilişkileri anne-babanın öfkeli davranı
jtı111>ı <>tken olabilir. Bu anne-babalar gerginliklerini çocuklarındın
(.ıkarırlar.
I boveynin korku temeli üzerine inşa ettiği saldırgan tutumu
1 ‘inı< u, çocuk ya korkutulmuş ve sindirilmiş ya da isyankâr bir
hm y olur. Bazen her iki durum birlikte görülebilir.
II) Destekleyici yaklaşım:
l*ı irkleyici anne-baba yaklaşımı; çocuğa yakın ilgi göstermek,
tn/lp veya dokunarak sevgi belirtmek, onunla ortak faaliyetlerde
I.ulunmak gibi, çocuğun benliğini onaylayan davranışları içerir.
Y.ıpılan araştırmalar sonucunda, anne-babaların çocuklarını
ıl”in’llemek için ikna etme yolunu kullanmaları ve destekleyici
ininin içinde olmaları halinde, çocukların sağlıklı bir psikosos-
> ıl <|clişim yaşadıkları ve ebeveynin beklentilerine daha olumlu
n ip verdikleri görülmüştür.
Anne ve baba çocuğun faaliyetlerine ilgi ve keyifle karşılık
■ i’ilp; sınırlandırmayan, özgür bir ortam oluşturursa, onun keniı
h-ııdine öğrenmesini ve yeni beceriler kazanmasını teşvik etini)
olur.
Ilnyle bir özgür ortam, çocuğu cesaretlendirir. Çocuk dış
‘iııny.ıyı ancak kendine tanınan fırsat ve olanaklar ölçüsünde
rtl’iıl.ıınaya ve keşfetmeye çalışır. Anne ve baba çocuğun başanl,
tutul,m dolayı mutluluğunu, sözlü olduğu kadar beden diliylıı
ılf yansıttığı takdirde, onu yeni girişimlere ve başarılara itini)
olur.
, kâğıt, kalemle yeni tanışan çocuk ilk karalama çah
iMiıın ,ınne ve babası tarafından beğenildiğini görürse, karşınını.
ıkılt’ri memnun etmek ve beğeni kazanmak için benzer bir
u .im daha yapmayı dener. Çünkü “başarılmış eylem” çocukta
• I* Vıiın etme isteği doğurur. O da bu eylemi tam bir beceriye
• innıi)türünceye kadar tekrarlar.
Anne ve baba, çocuğunun diğer çocuklardan, hatta kardeşinindrn
farklı, “zekâ ve kişilik özellikleriyle kendine özgü ba
ve arkadaşlarına karşı olumsuz davranışı ve yakın çevtıiıirki
eşyalara verdiği zarar arasında yakın bir ilişki . Bu gruba giren anne babalar hoşgörü ile boşvermeyi
karıştırırlar. Çocuğa sınırsız haklar tanındığı halde nere-
kesin olarak belirlenmemiştir ı Uıımlu Ebeveyn
Pasif Ebeveyn
• Çocuğun olumsuz ve uygun
olmayan davranışlarına göz yumar.
• Tümüyle kabuğuna çekilir.
• Çocuğun bütün isteklerini karşılar.
Yönetmeye Çalışan Ebeveyn y îw Saldırgan Ebeveyn
• Çocuğun davranışlarını değiştirmek ▼ • Davranışlarından dolayı çocuğu
için hastalık gibi bahaneler kullanır. susturur, aşağılar.
• Çocuğu başkalarıyla kıyaslar. • Ona sürekli bağırır.
• Kızgın bir şekilde çocuğu döver.Çocuğa olumlu yaklaşım için:
1) Önce kendi kafanızda net ve tutarlı olun. Çocukla iyi biı
iletişim kurun. Yaptığınız işi bırakıp çocuğa yaklaşın ve
onun size bakmasını sağlayın.
2) O size bakıncaya kadar, yapmasını istediğiniz şeyi söyle-1
meyin.
3) Açık ve net olun. “Şimdi şunu…….. yapmanı istiyorum,
anlıyor musun,” deyin. Evet veya Hayır cevabı alıncaya
kadar bekleyin.
4) Eğer karşılık vermezse isteğinizi tekrarlayın.
Tartışmayın, kızmayın. Yavaş ve derin nefesler alın, böylece
sakinleşirsiniz. Aile-çocuk ilişkileri, anne-babanın sabırlı olmasını
gerektirir. Burada çocuğa vermeye çalıştığınız, bu konuda
kararlı olduğunuz mesajıdır.
Çocuğunuza gösterdiğiniz yaklaşımda önemli olan,
herhangi bir münakaşaya girmemek, sinirlenmemek,
sadece isteğinizi çocuğa tekrarlamaktır.
İsteğiniz tamamlandığı zaman (örneğin oyuncakların kaldırılması)
bunu da büyütmeyin. Sadece aferin deyip, gülümseyin
I ) Çocuğun başarılı girişimleri, onu yeni başarılara yöneltmeK
ve öğrenme arzusunu pekiştirmek amacıyla desteklen^*'”
dir. “Aferin!, Çok güzel oluyor!, İstersen bir kez dahadene”
yebilirsin” gibi sözler çocuğu cesaretlendirir. Tersine,
rıksiz, o öyle değil böyle yapılır. İyi bak da öğren” şekli^e k ‘ ,
eleştiri içeren sözler ise kırıklığa uğratır ve yeni girişimlerdeh
alıkoyar. Kısaca, merakını gidermek için yeterli kapa siteye
sahip olduğu konusunda çocuğu teşvik edin, bunu $a9 1^-
olmak için fırsatlar oluşturun ve bu fırsatları değerlendiği
için onu cesaretlendirin.
Doğumundan başlayarak dış dünyayı kendi olanaklarıyla
şif ve icatlar yaparak tanımaya çalışan çocuğa, fırsat ° r –
tam hazırlayın.
Bir şeyi başarması konusunda aşırı bir beklenti içinde o lrneıyın.
Beklenti düzeyinizin ölçüsü, çocuğun kapasitesi ve b ireysel
özellikleri olmalıdır.
■I) Çocuk eğitiminde öyle bir çizgide durun ki çocuğun^2
her an sizi yanında hissederek destek bulsun, hem de sizı hiç
görmeyerek kendini özgür hissetsin.
Sorun Çözme
Çocuklarınızı
daha iyi tanımakla işe başlayınız; çünkü,
onları hiç tanımıyorsunuz.
Rousseau
Anne-baba ve çocuk arasındaki sorunların çözümünde temel ilke,
karşılıklı ihtiyaçları belirlemek ve önem derecesine göre sıralamaktır.
İki tarafın da ihtiyaçlarını birlikte değerlendirmek
“karşılıklı saygının” gereğidir. Gencin ihtiyacı “sinemaya gitmek”
ise, “suare” yerine “matine” seçimi annenin isteği olabilir.
Bu durumda önemli olan uzlaşma zeminini bulmaktır. Ancak
bu zemini ararken, kazanan (babalar hep haklıdır) ya da
kaybeden (çocuklar bilmez) gibi yanlış bir varsayımdan yola
çıkmak, iletişimi her zaman engeller.