Tereciye Tere Satılmaz

ATA SÖZÜ

Halet Efendi, Sultan 2. Mahmut’un en gözde adamlarından biriydi. Zalim, kinci, geçimsiz ve hırslı olduğu için çevresinde pek sevilmezdi. Bir gün yanına kâhyasını alıp çarşıya çıktı. Pazarın durumunu kendi gözleriyle görmek istiyordu. Bir manava doğru yaklaştığında, Rumeli ve
Anadolu kazaskerlerinin de (askeri yargıç) orada olduğunu gördü. Kazaskerlere tere satmaya çalışan manavın, “Fiyat, iki akçedir efendim,” dediğini duyan Halet Efendi, yarım ağız bir selam verdikten sonra, manava çıkışarak, “Amma yaptın ha!” dedi. Rumeli teresi değil mi bu? O kadar etmez!” Kazaskerlerin yüzü karardı. Halet Efendi’nin kendilerine ‘teres’ yani katır demek istediğini anlamışlardı. Bir tartışma kopmak üzere olduğunu gören manav, “Efendim, işin akçe kısmı o kadar da önemli değil. Kazaskerlerimiz nasıl takdir buyururlarsa artık,” diyerek konuyu kapatmak istedi. Rumeli Kazaskeri, konuyu kapatmaktan yana değildi pek. Lafa girerek,

ATA SÖZÜ
Zurnada Peşrev Olmaz Ne Çıkarsa Bahtına

Kendini beğenmiş bir İstanbullu, Edirne’ de bir düğüne davet edilir. Düğün yemeğinden sonra hep birlikte bahçeye çıkılır. Oyun havaları eşliğinde bir süre eğlenildikten sonra, sıra istek parçalarına gelir. Onun konuk olduğunu bilen zurnacı yaklaşıp, “Çalmamızı arzu ettiğiniz herhangi bir parça var mı?” diye sorar. Zurnacıya küçümseyerek bakan İstanbullu, “Kala kala …

ATA SÖZÜ
Zorla Güzellik Olmaz

Poyraz ile Güneş, bir gün sıkı bir iddiaya girmişler. Poyraz, “Ben insanlara istediğimi yaptırırım,” demiş. “Hayır,” demiş Güneş, “asıl ben istediğimi yaptırırım.” O sırada, tarlasında çalışan bir adam görmüşler. Poyraz, “Var mısın” demiş Güneş’e, “adama üstündeki giysileri sen mi çıkartacaksın, ben mi? “Varım,” demiş Güneş, “Hadi, sen başla önce… Adama …

ATA SÖZÜ
Yerin Kulağı Var

Eskiden, çok eskiden Ege Bölgesi’nde Frigyalılar hüküm sürerken bugünkü Dinar kasabasında bir çocuk dünyaya gelir. Marsiyas adı verilen çocuk, küçük yaşta müziğe merak sarar. Frig havaları besteler, yurdunun doğa tanrısı Pan’a ilahiler yazar. Kamışa yedi delik açarak, bugün çaldığımız flüt, ney ve kavalın ilk örneğini icat eder. İcat etmekle kalmaz; …