Kur’an-ı Kerim’i Okuma ve Dinleme Adabı

Fetvalar

96 Soru: Kur’an-ı Kerim’i okurken sallanmak Yahudi
âdetidir, diye bir hadis-i şerif var mıdır?
Cevap: Böyle bir sahih hadis yoktur.
97 Soru: Radyoda Kur’an okumak caiz midir?
Cevap: Radyoda Kur’an okumanın caiz olup olmayacağı ve hangi
şartlar altında caiz olabileceğine dair değişik görüşler bulunmaktadır.
Radyodan Kur’an okunmasının sakıncalı olduğunu belirten
eserler mevcuttur. Radyoların her yerde açılabilmekte ve gerekli
hürmet gösterilmemesi nedeni ile Kur’an’ın radyoda okunmasının
sakıncalı olduğu söylenebilir.
98 Soru: Camide teyp ile Kur’an okunması ve dinlenmesi
caiz mi?
Cevap: Hürmet gösterilerek dinlemek şartıyla evde veya camide
teypten Kur’an-ı Kerim dinlemekte mahzur yoktur.Soru: Televizyonda ve radyoda Kur’an okunsa
ve içinde secde ayeti geçse secde etmek caiz
^ mi?

Cevap: Teyp, radyo ve plaktan dinlenecek Kur’an-ı Kerim’de secde
ayeti geçse secde etmek vacib değildir. (El-Fıkh alâ Mezahibi’l-Erbea c.
1, s. 353)
Vacib olmaması demek caiz olmaması demek değildir. Bazı ilim
erbabı bunlardan duyulacak sesleri sada (sesin yansıması) olarak
kabul etmektedirler. Bir kısım ilim adamlarımız ise radyo ve televizyon
gibi âletleri, ses nakledici bir vasıta olarak görmekte ve secde
ayetini bunlardan işitince ihtiyaten secde etmek gerekeceğine işaret
etmektedirler. (Büyük İslâm İlmihali, namazla ilgili bahsin 370.
maddesi)

100 Soru: Benim hanımım Kur’an okumayı öğrenmek
istiyor. Kendisini evin dışında hocaya gönderebilir
miyim? Caiz midir?
Cevap: Evet, caizdir. Tabiiki kadın hocayı tercih etmelisiniz.
10 1 Soru: Aşır okunurken “Vağfir lenâ” ile de amin
demek mahzurlu mudur?
Cevap: Herhangi bir mahzuru yoktur.
10 2 Soru: Yatsı namazından sonra “Amenerresulü”
yü okuyorum. Bundan sonra “Va’fü anna”
kelimelerinden sonra cemaat “Amin” diyorlar.
Cemaatin amin demesi bid’at mıdır, yoksa
doğru mudur?
Cevap: “Va’fü anna” lâfızları, “bizi affet, bizi bağışla, bizi esirge”
demektir. Bunlardan sonra “Amin” demek bid’at değildir. Ancak
okuyan kimse, çabuk okuyor da “Amin” demeye müsait bir zaman
kalmıyorsa, en sonunda “Amin” demek daha münasip olur.
103 Soru: Güneşin doğup battığı zamanda, (kerahet
vakti) namazdan başka bir ibadet yapılabilir
mi? Meselâ Kur’an-ı Kerim okunabilir mi?
Cevap: Nafile namaz kılmanın mekruh olduğu vakitlerde Kur’an
okumak yerine zikir ve salevat-ı şerife ile meşgul olunmalıdır

104 Soru: Aşır okumanın sonunda “Fatiha” denilince,
Fatiha’dan önce salevat-ı şerife getiriliyor. Bunun
hikmeti nedir?
Cevap: Duaların kabul olunması için, ya evvelinde veya sonunda
salevat-ı şerife getirmek gerekir. Sure-i Fatiha içinde dua mânâsını
tazammun eden ayetler vardır. Bu duaların kabulünü ümit ettiğimiz
için ya Fatiha’dan önce veya bu sureyi okuyup tamamladıktan sonra
salevat-ı şerife okumaktayız

105 Soru: Cünüp bir kimsenin, dil alışkanlığı y ü zünden,
ihlas-ı şerifi okumasında bir mahzur
var mı?
Cevap: Unutarak okumasında vebal yoksa da, bilerek bütün bir
ayeti okumak doğru görülmemektedir. Biran önce boy abdesti
alarak sakıncalı duruma son verilmesi doğru olandır.
106 Soru: Çarşıda satılan “En’am” şeklindeki Kur’an
ayetlerini, yedi kat naylona sararak boynuna
takmakta bir mahzur var mı?
Cevap: O ayetleri boynuna takacağına nurunu kalbine, kelimelerini
diline, hükümlerini kafasına, faziletlerini de ruhuna takmalıdır.
107 Soru: “Fatiha” denildiği zaman salevat-ı şerife
okunuyor. Sebebini açıklar mısınız?
Cevap: Fatiha, dua mânâsını tazammun eden ayetleri içine almış
bulunmaktadır. Okuduğumuz ayetlerin ve yaptığımız duaların kabulünde
ve barigâh-ı ehadiyyete ulaşmasında, Efendimiz’in mübarek
ruhuna salât-ü selâm hediye etmenin büyük bir yardımı vardır.
108 Soru: İhlas suresini okurken, (Kûlhüvallahü
ehadü-nillâhüssamed) şeklinde okunması caiz
midir?
Cevap: Caizdir. Bu usuldeki bir okuyuş, ayetin son bulduğu kelime
“Nekre” bir isim ise diğer ayetin ilk lâfzı da lâm-ı tarifli bulunuyorsa
bu şekilde vasledilir. İsimlerin sonuna gelen iki esre, iki ötre ve
iki üstün, Arapça’da “Tenvin” adını almaktadır. Tenvin ise sakin bir
nun demektir. Sakin bir kelime ile bu vasıl mümkün olmadığından,
sâkinin harekelenmesi halinde kesre (esre) ile harekelenmesi gerektiğinden
“Ehadü-nillâhü” diye vasıl yapılmalıdır. Böyle bir vasıl
uygundur ve namaza zarar vermez.

109 Soru: Mevlidlerde, mevlid-i şerif veya Kur’an-ı
Kerim okunduğu sırada, şeker dağıtılıyor veya
şerbet veriliyor. Bu durum Kur’an veya mevlid
dinlemeye mani olursa nasıl hareket etmek lâ zım
gelir?
Cevap: Kur’an okunurken dağıtmayıp diğer zamanda verilmelidir.
1 1 0 Soru: Aşrın sonunda, “el-Fatiha” denildiğinde salevat-
ı şerifeyi önce mi, yoksa Fatiha’dan sonra
mı okuyacağız?
Cevap: Her iki şekil de caizdir. Okunması gerekli olan Fatiha’dır.
Salevat-ı şerife, duanın kabulüne vesiledir. Önce veya sonra okunabilir.
11 Soru: Sabi bir çocuk, abdestsiz Kur’an-ı Kerim
okursa bir mahzur var mıdır?
Cevap: Mükellefiyet, akil ve baliğ olmasıyla başlar. Ancak bu edep
üzere yetişmesini temin bakımından abdest aldırmalıdır.
1 1 2 Soru: Kur’an-ı Kerim’i hatmettikten sonra duasını
kendimiz mi yapalım, yoksa camide cemaatle
beraber imam efendinin mi yapması lâzım?
Kendimiz yapmamızda bir mahzur var mıdır?
Cevap: Kendiniz yapınız, daha münasiptir.
113 Soru: Kur’an-ı Kerim okumayı sonradan öğrenen
bir kimsenin yalnız başına Kur’an okunurken,
bilmeyerek yapmış olduğu üstün, esre, ötre
ve buna benzer hatalar günaha yol açar mı?
Cevap: Kendi kendine çalışmasında gösterdiği dikkate rağmen vaki
olacak hatalardan sorumlu olmaz. Çünkü unutmak ve hata etmekten
dolayı ahiret azabı kaldırılmıştır. Fakat okumayı düzeltmek
için iyi okuyan bir kimsenin nezaretinde okumaya gayret gösterilmelidir.
114 Soru: Geceleyin kabristandan geçerken ayet
okunmaz diyorlar. Bu hususta bizi aydınlatır
mısınız?
Cevap: Bu söz, yanlış bir iddiadır, dini bir dayanağı yoktur.

115 Soru: Biz, Kur’an ve tecvidi öğrendikten sonra
daha fazla bilgi almak istiyoruz. Annemiz ve
babamız izin vermiyorlar. Onlardan kaçak olarak
kursa gelsek bir günaha girer miyiz?
Cevap: Kaçarak değil, mutlaka anne ve babanızı irşad ederek, ısrar
ederek ikna etmeye çalışınız. Hem kur’an’ı en güzel şekilde
öğrenmelisiniz, hem de bu çalışma sırasında yalan söyleınemelisiniz.
116 Soru: Kur’an-ı Kerim’in latin harfleri ile yazılmasında
ilmi ve mantıki engeller bulunduğu belirtiliyor.
Ben bundan önce, çocuk okuturken yeni
harflerle, süratli ezberlerler diye, sureleri yazıyor
ve iyi netice alıyordum. Bunu, elif harflerini bellettiğim
çocuklara yazıyor ve öğretiyordum. Bunun
bir mahzuru var mı?
Cevap-, Dini sahada verilecek kararı sadece akla dayamayacağız.
Nakli esasları (ayetleri, hadisleri ve dini eserleri) dikkate alacak ve ona
göre hüküm vereceğiz. Hz. Ali: “Din işi sadece akılla anlaşılacak olsaydı,
mestin altına meshetmek daha münasip olurdu” demiştir. Bu
itibarla Kur’an-ı Kerim ya ağızdan öğretilecek veya asli harflerden
okutulacaktır. Zira Kur’an-ı Kerim’in hattı vahye dayalı olup, tevkifı’dir.
Başka bir harf türü ile yazılması caiz değildir.
117 Soru: Radyo ve televizyonda okunan Kur’an’ı
dinlemek zorunlu mudur?
Cevap: Kur’an-ı Kerim’i bir fem-i muhsinden dinlerken takındığımız
edeb ve saygıyı teyp, televizyon ve radyodan dinlenilmesi anında
da göstermek gerekir. Meselenin ele alınacak cephesi, her açılan
yerde aynı saygıyı göstermenin imkânsızlığı sebebiyle, radyo ve televizyondan
Kur’an okumanın caiz olup olmayacağını teemmüldür.

115 Soru: Biz, Kur’an ve tecvidi öğrendikten sonra
daha fazla bilgi almak istiyoruz. Annemiz ve
babamız izin vermiyorlar. Onlardan kaçak olarak
kursa gelsek bir günaha girer miyiz?
Cevap: Kaçarak değil, mutlaka anne ve babanızı irşad ederek, ısrar
ederek ikna etmeye çalışınız. Hem kur’an’ı en güzel şekilde
öğrenmelisiniz, hem de bu çalışma sırasında yalan söyleınemelisiniz.
116 Soru: Kur’an-ı Kerim’in latin harfleri ile yazılmasında
ilmi ve mantıki engeller bulunduğu belirtiliyor.
Ben bundan önce, çocuk okuturken yeni
harflerle, süratli ezberlerler diye, sureleri yazıyor
ve iyi netice alıyordum. Bunu, elif harflerini bellettiğim
çocuklara yazıyor ve öğretiyordum. Bunun
bir mahzuru var mı?
Cevap-, Dini sahada verilecek kararı sadece akla dayamayacağız.
Nakli esasları (ayetleri, hadisleri ve dini eserleri) dikkate alacak ve ona
göre hüküm vereceğiz. Hz. Ali: “Din işi sadece akılla anlaşılacak olsaydı,
mestin altına meshetmek daha münasip olurdu” demiştir. Bu
itibarla Kur’an-ı Kerim ya ağızdan öğretilecek veya asli harflerden
okutulacaktır. Zira Kur’an-ı Kerim’in hattı vahye dayalı olup, tevkifı’dir.
Başka bir harf türü ile yazılması caiz değildir.
117 Soru: Radyo ve televizyonda okunan Kur’an’ı
dinlemek zorunlu mudur?
Cevap: Kur’an-ı Kerim’i bir fem-i muhsinden dinlerken takındığımız
edeb ve saygıyı teyp, televizyon ve radyodan dinlenilmesi anında
da göstermek gerekir. Meselenin ele alınacak cephesi, her açılan
yerde aynı saygıyı göstermenin imkânsızlığı sebebiyle, radyo ve televizyondan
Kur’an okumanın caiz olup olmayacağını teemmüldür.

Fetvalar
Abdest

Soru: Çalıştığımız iş yerinde, abdestimizi alırken, ayak yık am a yeri, yüzümüzü yıkayacağımız yere 9-10 metre uzak.Yüzümüzü yıkarken ayaklarımızı yıkayamıyoruz. Bazıları mi, değil mi? Cevap: Abdest uzuvlarının birbiri peşine yıkanması, Hanefi mezhebine göre sünnettir. Bu sebeple yüzünüzü yıkadığınız yerden 15 metre ilerdeki çeşmeden ayağınızı yıkayarak aldığınız abdestle namaz kılmak caizdir. …

Fetvalar
Hazreti Peyşamber’in Yakınları

177 Soru: Resûlullah Efendimizin(sav) dedesi Abd (yani, Efendimizin(sav) b a ba annesi) n in adı nedir? Cevap: Abdülmuttalib’in zevcesinin adı Fâtıma’dır. (Mustafa Asım Koksal: Hazreti Muhammed ve İslâmiyet, Mekke Devri s.20). 17 Soru: P e y g am b e r im iz in (sav) annesinin  adı nedir ? Cevap: Resûlullah …

Fetvalar
Hz. Peygamber (S.A.V.)’in Çocukları

Soru: Peygamber (s.a.v) Efendimiz, ik i k ız ın ı Ebû Cehil’in,oğullarına vermiş. Rukayye (ra) ile Ümmü Gülsüm’ü (ra) bu kimselere neden verm iş ? “Müşrike kız verme fakat al” deniliyor. Açıklayınız. Cevap: Peygamber Efendimizin (sav) Rukayye ve Ümmü Gülsüm adlı kızları, Ebû Cehil değil Ebû Leheb’in oğluna nikâhlanmış ise …