Küçük Ağa Kitap Özeti
- By : Acil Çözüm
- Category : 100 temel eser özetleri
Tarık Buğra 1918’de Akşehir’de doğdu. İlk ve orta tahsilini
tamamladı. Konya Lisesi’ni bitirdi (1936). İstanbul sitesi Tıp, Hukuk, Edebiyat fakültelerine birkaç yıl devam hiçbirini tamamlamadı. “Oğlumuz” hikâyesiyle CumııııIyet gazetesinin yarışmasında ikincilik kazandı. Böylece hayat dünyasında önemsenen bir yazar olmaya başladı. 26 IM’ il 1994’te İstanbul’da öldü. Sanat eserinde, ideolojinin değil saf haliyle anlatımını yeğledi. Türk toplumu için inli olayları ve dönemleri romanlaştırdı
ÖZETbirinci Dünya Savaşı, Osmanlı Devletinin mağlubiyetiyle iniş, ordu dağılmıştır. Başşehir İstanbul dâhil, memleketin önemli merkezleri işgal altındadır. Daha kötüsü, devlet milletin bağlan kopmuş, devleti yönetenler ne yapacaklarını gibi, millet de nasıl bir yol tutacağını bilemez dunundadır. Akşehir, bütün köyler, kasabalar ve şehirlerden bir bir kesittir. Orada cereyan edenler, aşağı yukarı bütün olup bitenlerdir.
1919 yılı baharında Akşehir, bütün bir dünya savaşı boyunca cephelere dağılmış evlâtlarından geriye kalabilenleri toplamaktadır. Bir enkazdır Akşehir… Her ev birinin yolunu Bu arada Tevfik Bey’den izin alarak, Çolak Salih’ gönderir. Aslında Salih, Alayunt’a giderek durumu, t, Ethem ve kardeşinin niyetini Kuvvacıların önde gelenini Haydar Bey’e bildirecekti. Sonra da Akşehir’e gidip, l inin ve Küçük Ağa’nın daha yüzünü görmediği oğlu haber getirecekti. Küçük Ağa Ankara’da romanı Salih’in Akşehir’ başlıyor. Salih, Şubat ortasında Akşehir’e gelir. Kuvvacılann Akyel belkemiği, o alçak gönüllü, kararlı, hoşgörülü; bütün dolayı da o hareketin en faydalı adamı, Ali Emmi ağır lu ıld Salih’i kahvede saygıya yakın bir sevgi ile karşılarlar. ikindi üzeri Reis Bey ile Küçük Hacı, Ali gitmişlerdir. Salih, sırrını onlara açıklar. Bütün Akşehir’in kaçtı sonra da öldü sandığı İstanbullu Hoca hayattadır. Atim» tı fikrini değiştirmiş, Kuvvayı Milliye’nin en fedakâr gönülliilrı Küçük Ağa olmuştur. Emine’ye gelince, o, uzun geceler boyu, yapayalnız, ı güzel kocasını beklemiştir. Babasının yüzünü bir kere bilimediği küçük Mehmet’le birlikte “gel babası gel, gel” diye ama baba dönmemiştir. Onun vurulduğu haberi de Emine’yi yaşlı ve bezgin çarıkçı Hasan’a Salih, işte bu gerçeği öğrenir ve kalmanın faydasızlığma kaçıp gider. O gittikten kısa bir süre sonra Ali Emmi’yi verirler. Ötede, Küçük Ağa, Tevfik Bey kadar ağabeyi Çerkez de güvenini ve takdirini kazanmıştır. Çerkez Ethem, Garp Kumandam’yla aralarındaki geçimsizliği bir büyük ihanete bitirmek üzeredir. Bütün kuvvetlerini toplayarak geçecek, istekleri kabul edilmezse Ankara’ya yürüyecektir son derece kritik olduğunu gören Küçük Ağa’nın “Şen,tin. mubah gördüğü harp hilesinin” en büyüğünü oynamaktan çaresi yoktur. Hem kendisi, hem davası, hem de milli zafer son derece tehlikeli olan bu hile, Küçük Ağa’nın,