Kılavuzu Karga Olanın Burnu Boktan Kurtulmaz

ATA SÖZÜ

Birkaç arkadaş pazarcılık yapar; köy köy dolaşıp tencere, tava satarak ekmeklerini kazanırlarmış. Bir gün, bir köyden çıkıp daha uzaktaki bir köye doğru yol alırlarken, bulutlar toplanmaya, gökyüzü kararmaya başlamış.
“Eyvah,” demişler, “yağmura yakalanacağız galiba!” Adımlarını sıklaştırıp hızla yol alırken, bir köylüyle karşılaşınca, “Bu yakınlarda bir köy var mı acaba? Hava yağacak gibi, yağmur başlamadan ulaşmalıyız o köye,” diye sormuşlar. Köylü, “Var ama” demiş, başını kaldırıp havaya baktıktan sonra, “siz korkmayın, yağmur filan yağmayacak…” Pazarcılar, havadaki bulutları göstermiş: “Ya bunlara ne demeli? Baksanıza nasıl kararmışlar?” Köylü: “Bulutların karardığına bakmayın,” demiş. Havada birkaç kargayı göstererek, “Kargalara bakın siz. Onlar yüksekten uçuyorsa, bilin ki yağmur yağmaz.” 112 Pazarcılar başlarını kaldırıp bu kez havadaki kargalara bakmışlar. Epey yüksekten uçtuklarını görünce rahatlamışlar biraz. Sohbet ede ede yollarına devam etmeye başlamışlar. Çok geçmemiş aradan, birden şimşekler çakmaya başlamasın mı? Derken, bardaktan boşanırcasına bir yağmur… Her yer bir anda çamur deryasına dönmüş. Sırılsıklam bir halde, çamurlara bata çıka yol almaya çalışırlarken, içlerinden biri dayanamamış, “Eee,” demiş, “kılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmaz.” 113

ATA SÖZÜ
Zurnada Peşrev Olmaz Ne Çıkarsa Bahtına

Kendini beğenmiş bir İstanbullu, Edirne’ de bir düğüne davet edilir. Düğün yemeğinden sonra hep birlikte bahçeye çıkılır. Oyun havaları eşliğinde bir süre eğlenildikten sonra, sıra istek parçalarına gelir. Onun konuk olduğunu bilen zurnacı yaklaşıp, “Çalmamızı arzu ettiğiniz herhangi bir parça var mı?” diye sorar. Zurnacıya küçümseyerek bakan İstanbullu, “Kala kala …

ATA SÖZÜ
Zorla Güzellik Olmaz

Poyraz ile Güneş, bir gün sıkı bir iddiaya girmişler. Poyraz, “Ben insanlara istediğimi yaptırırım,” demiş. “Hayır,” demiş Güneş, “asıl ben istediğimi yaptırırım.” O sırada, tarlasında çalışan bir adam görmüşler. Poyraz, “Var mısın” demiş Güneş’e, “adama üstündeki giysileri sen mi çıkartacaksın, ben mi? “Varım,” demiş Güneş, “Hadi, sen başla önce… Adama …

ATA SÖZÜ
Yerin Kulağı Var

Eskiden, çok eskiden Ege Bölgesi’nde Frigyalılar hüküm sürerken bugünkü Dinar kasabasında bir çocuk dünyaya gelir. Marsiyas adı verilen çocuk, küçük yaşta müziğe merak sarar. Frig havaları besteler, yurdunun doğa tanrısı Pan’a ilahiler yazar. Kamışa yedi delik açarak, bugün çaldığımız flüt, ney ve kavalın ilk örneğini icat eder. İcat etmekle kalmaz; …